Ülkücüyüz. İnsanlık ailesi, yeryüzünde yaşayan bütün insanlar, milletler denen ayrı ayrı üyelerin bir araya gelmesinden meydana gelir. Bir insan, insan olmak isterse, insanlığa hizmet etmek isterse, evvela kendi milletine hizmet etmeli, kendi milletini yükseltmeye, kendi milletini mutlu kılmaya çalışmalıdır. Bunu yaptığı takdirde aynı zamanda insanlığa da hizmet etmiş olur. Çünkü bir insan kendi ailesini düşünür ve ona karşı vefalı kalırsa, insanlık duyguları en olgun seviyeye erişeceği için, kendi ailesi dışındaki insanlara karşı da yaralı ve vefalı olur. Bir insan kendi milletine faydalı olmaz, kendi milletine karşı bağlılık duymazsa, onun insanlığı düşünmekten bahsetmesi nihayet bir fantezi olur. İnsan, yetiştiği toprağın, yetiştiği milletin refahını, iyiliğini, saadetini ve şerefini temin etmelidir. Bunu yaptığı takdirde o millet insanlığın bir parçası olduğu için, dolayısıyla insanlığa da hizmet etmiş olur.
Ülkücülüğümüz nedir? Ülkücülüğümüz; Türk milletini en kısa yoldan, en kısa zamanda modern uygarlığın en üst seviyesine çıkarmak, mutlu, müreffeh hale getirmek, bağımsız, özgür, kendi haklarına sahip hayata kavuşturmaktır.
Kişilere hürriyet, milletlere istiklal başta gelen prensiplerimizdendir. İnsanlar hür ve eşit haklara sahip olarak doğarlar. Kabiliyet ve görevlerinin dışında insanlar haklarına tam olarak sahip kılınmalıdırlar.
Toplum içerisinde insanlar kişisel liyakat ve kabiliyetlerine göre görevlendirilmeli ve bir sıraya konulmalıdır. Bütün bunlarla beraber ayrımsız olarak herkese bir imkân eşitliği sağlanmalıdır. İmkân eşitliği derken mücerret anlamda bir eşitlik anlaşılmalıdır.
Bu ülkücülüğümüzün içine bugünkü sınırlarımızın dışında bulunan Türklere ait herhangi bir şey girer mi?
Türk adı taşıyan herkes bizim sevgi ve ilgimizin çevresi içindedir. Bundan vazgeçemeyiz. Bu her milletin tabii hakkı olduğu için Türk milletinin de tabii hakkıdır. Bugünün Birleşmiş Milletler Anayasası yeryüzünde yaşayan her millete “kendi mukadderatına hâkim olma” (self-determination) dedikleri prensibi kutsal bir prensip olarak ilan etmiştir. Bugün Afrika’da yaşayan ve bugüne kadar hiçbir devlet kuramamış olan zencilere dahi kendi mukadderatına hâkim olma (self-determination) hakkı kutsal bir hak olarak tanınır ve bunların her biri yabancı boyunduruğundan, sömürgecilerin elinden kurtulup bağımsızlığını alırken, başkalarının boyunduruğu altında tutsak bulunan Türklerin tutsaklıktan kurtulmasını istemek, dilemek, bunun için iyi niyetler taşımak, Türk olan herkes için en tabii ve kutsal bir haktır.
Fakat biz ülkücülüğümüzde daima realist olmayı ve girişilecek faaliyetlerde Türkiye’yi hiçbir zaman tehlikelere, risklere, maceralara sürüklemeyecek bir yol üzerinde bulunmayı esas kabul ederiz. Ülkücülüğümüz bir macera fikri değildir. Ülkücülüğümüz, Türk milletinin en kısa yoldan, en kısa zamanda modern uygarlığın en üst kademesine yükseltilmesi, müreffeh, mutlu bir hayata erdirilmesi, kendi gücüyle ayakta durabilecek bir hale getirilmesi ve her çeşit korkudan, baskıdan uzak olarak, hür, müstakil yaşaması ülküsüdür. Bu ülkü aynı zamanda Türk olan herkese karşı ilgi ve sevgi göstermeyi, onların mutluluğunu dilemeyi ve onların mutluluğunu, Türkiye’yi risklere, tehlikelere maruz bırakmadan, bırakmaksızın, bırakmamak şartıyla sağlamaya çalışmayı içine alan bir ülkücülüktür.
Mazlum Yunus Olarak Bilir Bizi Zalim Yavuz Olarak Tanır Gerek Yok Baska Söze Ülkücü Derler Bize... Türklük Bedenimiz İslamiyet Ruhumuz Ruhsuz Beden Ceset olur... (Alparslan Türkeş) Başbuğum Dün Emrindeydik Bugün Yolunda Yarın Yanındayız...
Blog Arşivi
-
▼
2009
(55)
-
▼
07/12 - 07/19
(38)
- 9) Endüstricilik ve Teknikçilik
- 8) Gelişmecilik ve Halkçılık
- 7) Köycülük
- 6) Hürriyetçilik
- 5) İlimcilik
- 4) Toplumculuk
- 3) Ahlakçılık
- 2) Ülkücülük
- 1) Milliyetçilik
- 9 Işık Doktrini
- Ülkücülüğün Temel Esasları
- Geçmişten Günümüze Türk Milliyetçiliğinin Tarihi G...
- Kızıl Elma
- Diğer Devletler
- Uygurlar
- Hunlar
- İslamiyet Öncesi Türk Devletleri
- Diğer Türk - İslam Devletleri
- Büyük Selçuklular ve Hanları
- Karahanlılar ve Gazneliler
- İslamiyet'in Kabulü
- İslamiyet'in Kabulü ve Türk-İslam Devletleri
- I.Dünya Savaşı ve Osmanlı Devleti'nin Yıkılışı
- 19. y.y. Osmanlı Devleti'nde Islahat Çabaları
- Gerileme Dönemi ve Gerilemeyi Durdurdurma Çabaları
- Duraklama Dönemi ve Son Başarılar
- Yükseliş Döneminin Zirvesi: Kanuni Sultan Süleyman
- Fatih ve Cihan Devleti'nin Doğuşu
- Kuruluş Devri
- Osmanlı Cihan İmparatorluğu
- Türkiye Cumhuriyeti
- Milli Mücadele
- Milli Mücadele ve Türkiye Cumhuriyeti
- Türkler'in Eski Dini
- MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
- Atatürk'ün Dikkat Çektiği Tehlike: Komünizm
- Yirminci Asırda Türklüğün Öncüsü Mustafa Kemal ATA...
- Fotoğraflarla Atatürk
- ► 07/19 - 07/26 (2)
- ► 08/09 - 08/16 (9)
- ► 09/27 - 10/04 (1)
- ► 10/18 - 10/25 (1)
- ► 10/25 - 11/01 (1)
- ► 11/01 - 11/08 (2)
- ► 12/06 - 12/13 (1)
-
▼
07/12 - 07/19
(38)
-
►
2010
(14)
- ► 01/31 - 02/07 (6)
- ► 11/21 - 11/28 (1)
- ► 12/05 - 12/12 (7)
-
►
2011
(2)
- ► 02/27 - 03/06 (1)
- ► 04/17 - 04/24 (1)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder