Hürriyetçilik derken insanların en iyi hürriyet içinde gelişeceklerine inandığımızı ifade ediyoruz. Yalnız memle¬ketimizde hürriyet birçok zamanlar kalıp, klişe halinde siya¬si bir mânâda anlaşılmış, kabul edilmiştir. Böyle bir hürri¬yet yaşayan bütün insanlar için, bütün milletler için hürri¬yet olmaktan çok zaman uzak kalmıştır. Hürriyet deyince, siyasi hürriyeti esas almayacağız, hürriyeti bütün bölümleri ile beraber düşünmek ve o şekilde bir hürriyeti istemeyi esas kabul ediyoruz. Bunlar Birleşmiş Milletlerin Anayasa¬sında yer almış olan hürriyetlerdir. Bu; söz hürriyeti, vic¬dan hürriyeti, yazı hürriyeti, bilim hürriyeti, sosyal hürriyet, ekonomik hürriyet, korkudan ve baskıdan âzâde olmak hürriyeti ve sefaletten kurtulma hürriyeti gibi bütün hürriyet¬leri içine alan bir hürriyet görüşüdür. Bir insana "hürsünüz işte size siyasi haklarınızı tanıyoruz, istediğiniz yere reyini¬zi verebilirsiniz" der, fakat arkasında el altında "şu tarafa rey vermezseniz işinizden çıkarırım" korkusunu, tehdidini koyarsanız, onun hürriyeti bir mânâ ifade etmez. Veyahut "Bu tarafa rey verirseniz akşam eve giderken beş tane ada¬mım sizi çevirir, adamakıllı döver" gibi tehdit eder bir du¬rum ortaya çıkarsa hürriyetin anlamı kalmaz. Yâni hürriye¬tin gerçek hürriyet olabilmesi için Birleşmiş Milletler Anayasasında ayrı, ayrı sayılmış olan bu hürriyetlerin bütün ola¬rak herkese sağlanmış olması şarttır.
Hürriyetçilikle beraber şahsiyetçiliği de esas alıyoruz. İnsanlar şahıslarına karşılıklı saygı ve karşılıklı teminat için¬de bulunmalıdırlar. İnsanlar her zaman hürriyetle yaşamak imkânına sahip olmalıdırlar. İnsanlar insan haysiyetine sa¬hip olmazlarsa, her zaman hakarete uğrarlarsa, her za-man haklarından emin durumda bulunmazlarsa, o insanla¬rın o memleket içinde faydalı olmalarına, huzur içinde ol¬malarına ve mesut olmalarına imkân yoktur. Onun için bu prensibimizi de hürriyetçiyiz ve şahsiyetçiyiz diye ifade edi¬yoruz.
Mazlum Yunus Olarak Bilir Bizi Zalim Yavuz Olarak Tanır Gerek Yok Baska Söze Ülkücü Derler Bize... Türklük Bedenimiz İslamiyet Ruhumuz Ruhsuz Beden Ceset olur... (Alparslan Türkeş) Başbuğum Dün Emrindeydik Bugün Yolunda Yarın Yanındayız...
Blog Arşivi
-
▼
2009
(55)
-
▼
07/12 - 07/19
(38)
- 9) Endüstricilik ve Teknikçilik
- 8) Gelişmecilik ve Halkçılık
- 7) Köycülük
- 6) Hürriyetçilik
- 5) İlimcilik
- 4) Toplumculuk
- 3) Ahlakçılık
- 2) Ülkücülük
- 1) Milliyetçilik
- 9 Işık Doktrini
- Ülkücülüğün Temel Esasları
- Geçmişten Günümüze Türk Milliyetçiliğinin Tarihi G...
- Kızıl Elma
- Diğer Devletler
- Uygurlar
- Hunlar
- İslamiyet Öncesi Türk Devletleri
- Diğer Türk - İslam Devletleri
- Büyük Selçuklular ve Hanları
- Karahanlılar ve Gazneliler
- İslamiyet'in Kabulü
- İslamiyet'in Kabulü ve Türk-İslam Devletleri
- I.Dünya Savaşı ve Osmanlı Devleti'nin Yıkılışı
- 19. y.y. Osmanlı Devleti'nde Islahat Çabaları
- Gerileme Dönemi ve Gerilemeyi Durdurdurma Çabaları
- Duraklama Dönemi ve Son Başarılar
- Yükseliş Döneminin Zirvesi: Kanuni Sultan Süleyman
- Fatih ve Cihan Devleti'nin Doğuşu
- Kuruluş Devri
- Osmanlı Cihan İmparatorluğu
- Türkiye Cumhuriyeti
- Milli Mücadele
- Milli Mücadele ve Türkiye Cumhuriyeti
- Türkler'in Eski Dini
- MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
- Atatürk'ün Dikkat Çektiği Tehlike: Komünizm
- Yirminci Asırda Türklüğün Öncüsü Mustafa Kemal ATA...
- Fotoğraflarla Atatürk
- ► 07/19 - 07/26 (2)
- ► 08/09 - 08/16 (9)
- ► 09/27 - 10/04 (1)
- ► 10/18 - 10/25 (1)
- ► 10/25 - 11/01 (1)
- ► 11/01 - 11/08 (2)
- ► 12/06 - 12/13 (1)
-
▼
07/12 - 07/19
(38)
-
►
2010
(14)
- ► 01/31 - 02/07 (6)
- ► 11/21 - 11/28 (1)
- ► 12/05 - 12/12 (7)
-
►
2011
(2)
- ► 02/27 - 03/06 (1)
- ► 04/17 - 04/24 (1)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder